16 Şubat 2009 Pazartesi

Nur yolunun Alperenleri

İslamiyet’in doğuşundan birkaç yüz yıl sonra İslam dinin benimsemiş olan biz Türkler, Allahın gönderdiği son din olan İslamdan ve Sevgili peygamberimiz Resulullah efendimizin izinden ayrılmamış Allahın en sadık askerleri arasında şerefli yerimizi almışız.Sadece İslam dinin kabul etmekle kalmamışız. Peygamberi efendimizin insanlığa emanet ettiği Kuran kerimi ve sünnetlerini dünyaya duyurmak için yola çıkmışız.İlimde fende adalette ve kısaca insanlıkta en üstün meziyetleri Müslüman olmakla kazanmış ve bu kazandıklarımızı da dünyaya mal etmek için seferber olmuşuz. Bu uğurda imparatorluklar kurmuş medeniyetin zirvelilerinde yaşamışız. Davamız zalimlere karşı Allahın kılıcı, mazlumlara karşı koruyucu olmuşuz.İşte bu seferberliğin adına nizamı âlem davası demişiz. Yani âleme nizam getirmek için yola çıkmışız. Fitneyi lağıma, zulmü, adaletsizliği yerin dibine gömmüşüz. Yeryüzüne İslam’ın ışığını yaymış bu uğurda can feda ederek şehitlik yolunu seçmişiz.Bu gün sayısız yazarımız şairimiz araştırmacımız bu eşşsiz ve şerefli geçmişimizi bu günün nesillerinin iraklerine sunmak için on binlerce kitap dergi makale yayınlamışlardır ve buna devam etmektedirler.
Bende" Nur yolunun Alperenleri" isimli bir çalışma başlattım.Bu çalışmalarda Anadolunun islamlaştırılma hareketinde baz olarak aldığım selçuklu hükümdarları döneminden bu yana sultanlardan erenlerenlerden alperenlerden bilim adamlarımızdan şeyhlerimizden kırk tarihi şahsiyeti seçerek bunların tarih sırlamasına göre inanç ve gayede bir zamanve mekanda ise değişik tarzlarda olan, çocuklarımıızın idrakine uygun, tarihlerini sevdirecek inanç ve değerlerini benimsetecek şekilde hikayelerini hazırladımAllah emeğimizi zayi etmez inşallah

Hiç yorum yok: