“ FİTNE UYKUDADIR , UYANDIRANA LANET OLSUN- “- 1
Darvinistler halen daha değişmediler. Sanırım genetik evrimleşmeleri tamamlandı ama, ruhi evrimleşmeleri tamamlanmadığı için halen daha köpek gibi havlamaya devam ediyorlar.
“ Allah Ademi yarattı cennete koydu.”
Tarih in hiç bir döneminde İslam dini ile bilim ( Tıp fen fizik ve kimya bilimi ) çatışmamıştır .Bu gerek doğulu gerekse batılı tüm bilim adamları tarafından teyit edilmektedir. Hatta bazı ateist bilim adamları bile bir yaratıcının varlığını inkar etmemişlerdir. Ancak felsefeciler için aynı şeyi söylemek mümkün değildir. Ya da felsefecilerin arkasına düşenler için. Ne yazık ki bu tipler, kendileri dinde yay imanda piyade kaldıkları için hem bir yaratıcıya inanmışlar, en azından bunu söylemekteler, hem de felsefecilerin sapık görüşlerini savunma gereği duymaktalar . Bunu yaparken de yine kurandaki ayetleri tevil ederek kendilerinde fitneye yeni boyut ( dini boyut) ekleyerek fitneyi artırmaktadırlar.
Kısaca tamamen şeytani bir fitne. Bu fitne İslam aleminde genç ve taze beyinleri şüpheye sevk etmektedir. Yaratılış gayesini saptırmakta ve hatta ortaya sürülen bu iddialarla iman zafiyeti ortaya çıkıyor. Seküler bilim alanında gelinen nokta bu gün bilgisayar çağını yaşarken, bu zamana kadar hiçbir insan evrime uğramamıştır. İnsanlık tarihi bilindiğinden bu yana genetik anlamda böyle bir evrimin oluştuğunu ispat etmemiştir.
Hatta ; Arkeolojik araştırmalar fosilleşmiş firavun zekaları şeytanın da iş birliği ile yeni fitneler üretse de, bu zekaların binlerce yıl evvel yaşayan firavun zekasından ( Firavun- Şeytan iş birliğinden) farkı yoktur.
29:19 ALLAH ’ın yaratılışı nasıl başlatıp, nasıl tekrarladığını görmediler mi? Bu, elbette ALLAH için kolaydır.”
29,19 ayet İnsanlara bilimin kapısını aralayan, diğer yaratıklardan farklı olarak yaşadığı alemi düşünmesini isteyen , eşyanın ve mekanın hayatın ve hadiselerin hikmetini yakalamalarını emreden, dünyanın tasarruf edilmesi gerektiğini bu nimetleri insanların emrine verildiğini ifade eder. Varlığın gayesi insandır. İnsanın yaratılış gayesi ise Allaha kulluktur. Tüm canlılardan çok daha farklı , çok daha karmaşık ve daha da önemlisi “ Akıllı” olarak yaratılan insanın eşref olduğunu ifade eder. Kendisini düşünen hayvan olarak nitelendirenlere bir sözümüz yok aslında. Kendisinin maymundan türediğini iddia edenlere de sözüm yok. İnsan şeklinde yaratılmak her ne kadar bu kendilerinin seçimi değilse de; Evsele safilinde olmayı kendileri tarafından kabul edilmesi ne bilimi ne de dini ilgilendirir. Bu artık onların hakkında Allah’ın hüküm vermesine kalmıştır.
“ Biz tüm canlıları sudan yarattık” Tüm canlılar derken bu ifade doğrudan insana hitap ettiği doğrudur. Zaten kuran ın muhatabı insandır. Ancak sadece insanı kapsamaz. Zaten Kuran’ın hiçbir yerinde Allah insanları “ canlılar” sınıfına koyarak hitap etmemiştir. Kuran insandan bahsederken onun özel yaratılmış bir eşrefi mahluk olduğunu ifade eder ve çoğunlukla “ ey Nas” veya “ Ey İnsan” şeklinde hitap eder. Bu ayette de insana “ Tüm canlıları sudan yarattık” derken muhatabı olan insana yaratılışla ilgili ip ucu vermektedir.
Yani bir sanatçının bir arkadaşına yaptığı resmi anlatması gibi.Bunu anlatırken kullanılan malzemelerden bahsetmesi gibi. Eğer öyle olmasa idi Allah ; Biz sizi de tüm canlılarla birlikte sudan yarattık derdi.
Bu ne şeref insan için
Fitne, ayetleri kullanıyor aklı sıra. Aynı surenin 20. ayeti de zaten bizim dediğimizi teyit ediyor. Ancak fitneciler , ayeti sanki Darvin ’in sapık görüşünü destekliyormuş gibi alıyor. Ne diyor Allah?
29:20 De ki, “Yeryüzünü dolaşın ve yaratılışın nasıl başladığını görün.” Sonra, yine ALLAH (ahiretteki) son yaratılışı başlatacaktır. ALLAH ’ın her şeye gücü yeter. “
Yani “ nasıl yaratıldığınız” demiyor. Yaratılışın nasıl başladığını görün” diyor. Çünkü İnsan (Adem ) yer yüzüne çok sonra geldi. İnsan geldiğinde yaratılış tamamlanmıştı. İnsan (Adem) bu yaratılış hikmetini yakalamaya donanımlı olarak indi. Burada yaşayan cinler vardı.
Ne oldu? Ne anladınız bundan?Allah gözlerinizi kör mü etti? Allah muhatabı olan insana yaratılışla ilgili ip uçları vermeye devam ediyor. Sapık fikirliler diyor ki Amenna Allahın her şeye gücü yeter. Bu sebeple Ademi insan olarak eşref olarak ayrı yaratmıştır ve kendinden ruh üflemiştir. Buna da gücü yeter. Aksi halde sizin iddialar gibi olsaydı aynı ruhun tüm yaratıklarda da bir şekilde görülmesi gerekirdi.
Ben daha bu zamana kadar bir beygirin köpekleri taklit etmeye çalıştığını görmedim. Buna gerek duymamıştır herhalde?Ama gerek duyması için akıllı olması gerek beygirin. Aklı olan çevrede neler olduğunu kendinin dışına bir şeylerin varlığını hisseder, duyar, akıl eder ilgilenir.Oysa hayvanlar bir fıtrat üzeredir. Onlar için hayat yemek, barınmak, korunmak ve çiftleşmekten ibarettir. Bunu onlara kimse öğretmez. Kendi familyasının milyonlarca yıldan beri gelen devamıdır. Bu zamana kadar insanlık tarihi bir maymunun insan haline geldiğine şahit olmamıştır. Veya bir balığın ayaklanıp yürümeye başladığını. İnsan DNA larının bile birbirlerine benzemediğini bilim adamları açıkladığında insan kendi hakikatini yaşadığını görmüştüm. Bu durum Allah ın insana verdiği özellik genetik anlamda da bir birinin devamı olmadığını her biri bir fert olarak yaratıldığını göstermesi bakımından önemli değil mi? İslam öğretisinde bir kavram vardır “ Hakikat ferdin hakikatidir. “ Oysa hayvanlar için bunu söylemek mümkün değildir.
24:45 Allah bütün canlıları sudan yaratır. Onlardan kimi karnı üzerinde hareket eder, kimi iki ayakları üzerinde hareket eder, kimi de dört ayak üzerinde hareket eder. ALLAH dilediğini yaratır. ALLAH her şeye gücü yetendir.” Amenna …
Mikroskobik organizmalar halen daha var ama nedense içinden bir tane bile insan çıkmıyor. Ve aşağıdaki ayet;
71:14 Oysa sizi evreler halinde yaratan O’dur.
Evrelerin evrim teorisini işaret ettiğini de nerden çıkartıyorsunuz. İnsanın ana rahminde geçirdiği evreler ifade ediliyor. Her canlı kendi tohumu içinde gelişir. Gelişmesi tabiî ki evreler halindedir. İnsan Ana rahmine tüm bir bebek olarak inmez. Bir sudur. Sudan yaratılmasının hikmeti budur. Ayrıca Ademin topraktan yaratıldığını, sonra balçık haline getirilip şekillendirildiğini kuran söylüyor. Daha sonrada bir kirli sudan yaratıldığı evreleri izah ediyor. Zaten bu başlı başına bir evredir. Bunu illa ki insanı da diğer ayetlere tezat olsun diye bazı ayetlerdeki işaret edilen evreleri kullanmak ve insanların kuranla ilgili çelişkiye düşmesini sağlamak mı gerekir.
71:15 ALLAH ’ın yedi göğü tabakalar halinde nasıl yarattığını görmez misiniz?
Ne alakası var iddianız ile?
71:16 Ayı bunların içinde bir ışık, güneşi de bir lamba yaptı. “
Eeee ?
71:17 Ve ALLAH sizi topraktan bir bitki olarak bitirdi.
Evet bu arada “ gibi ” bir benzetmedir. Eğer sizin iddianıza uygun olsaydı herhalde Allah “gibi” ifadesine gerek görmez doğrudan sizi bitki olarak yetiştirirdi derdi. Yoksa bu yaratıcı için zor mu?
Fitne; “ Evrim tanrının düzenlediği bitkiden başlayıp insana kadar yükselen harika bir sistemdir. Nuh peygamberle birlikte biz insanların son bir evrim daha geçirdiği anlaşılabilir. “diyor ve ekliyor ayeti;
7:69 “Sizi uyarmak amacıyla Rabbinizden bir mesajın aranızdan bir adama gelmesine mi şaştınız? Nuh’un halkından sonra sizi halifeler yaptığını ve yaratılışta sizi onlardan güçlü kıldığını hatırlayın. Başarmanız için ALLAH’ın nimetlerini düşünün.”
Neden son evre olsun. Bunun için elinizde delil mi var. Madem baştan beri bitkiden insana dönüştüğünü iddia ediyorsun. o zaman tekrar bitkiye dönüşmeni engelleyen ne olabilir?
Yukarda ki ayet fitneyi desteklemez. Bir kere tam olarak ayet şöyle; 7:69 A’raf suresi 69. ve 70. ayetler “ Sizi uyarmak amacıyla Rabbinizden bir mesajın aranızdan bir adama gelmesine mi şaştınız? Nuh’un halkından sonra sizi halifeler yaptığını ve yaratılışta sizi onlardan üstün kıldı Allah’ ın nimetlerini hatırlayın ki kurtuluşa eresiniz. (70) Dediler ki; “ Ya demek sen, tek Allah’a kulluk edelim ve atalarımızın taptıklarını bırakalım diye mi geldin?Eğer doğrulardan isen bizi tehdit ettiğin o azabı o azabı başımıza getir”
Dip not; Aslında Darvinistleri anlıyorum. Tarih boyunca sapıklar, hak yoluna girmeyenler hep atalarının yolundan bahsederler. Ve bu sebeple peygamberleri ret ederler.
Gelelim ayete ; Bu ayet Hud As, peygamberin kavmi için gelmiştir. Nuh tufanından sonra olduğu için örneği Nuh tufanından vermektedir. Buradaki güçlenme ise bilgi ve ibretlerden kaynaklanır. Hatta insanlığın tecrübesi de denilebilir. Bir insan için bile geçirdiği musibetler bir güç olur. Nuh as da dahil olmak üzere helak olan bir çok kavim vardır. Bunların hepside bir medeniyet kurmuş kavimlerdi. Sapıttıkları için helak edildiler. Genetik evrim geçirmeleri için değil. Ancak şu anlamda evrim diyebilirsin. İman anlamında. Ad kavmi Lud kavmi bir medeniyet kurmuş kavimlerdir. Bu ayetleri sapık iddialara delil olarak koymak bile cehlinizi ifade etmekten başka anlam taşımaz. Bir sürü yarı İngilizce deyimleri ve kavramları sıralayarak fitne üretmeyin milletin anlayacağı dile ve açık yazın .
Fitne devam ediyor;
İnsanların Allah’ın halifesi olamayacağını, halifenin Kuran’daki anlamının “izleyen” veya “daha sonra gelip egemen olan” olduğunu, meleklerin Adem’in yeryüzünde yaratılışından önce yeryüzünde kan döken vahşi bir cinsin varlığını bildiğini düşünürsek aşağıdaki ayet bu konuda ilginç ipuçları verir:
2:30 Rabbin, meleklere şöyle demişti: “Yeryüzüne bir halife yerleştireceğim.” Melekler de: “Orada bozgunculuk yapacak, kan akıtacak birisini mi yerleştireceksin? Halbuki biz seni överek yüceltiyor ve mutlak otoriteni onaylıyoruz,” dediler. “Bilmediğinizi Ben bilirim,” dedi.
Sadece bu ayet değil devamındaki ayetlere de bakalım . Elmalılı mealinde bu ayet ve hemen arkasından gelen ayetler şöyle
2,30- 31-32-33-34-34 ” Ve düşün ki Rabbin meleklere” ben yer yüzünde bir halife yapacağım. “ dediği vakit “ A.!. Orada bozgunculuk çıkaracak ve kanlar dökecek bir mahluk mu yaratacaksın. Biz hamdinle tesbih ve seni takdis edip dururken” dediler. Muhakkak ki ben sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim “ buyurdu. ( 32 ) Ve Ademe bütün isimleri öğretti. Sonra o alemleri meleklere gösterip “ Haydin davanızda haklı iseniz bana şunları isimleri ile haber verin” dedi. (32 ) “ Her şeyden münezzeh ya Rab. Bizim için senin bize bildirdiğinden başka ilimler ne mümkün. Muhakkak ki her şeyi bilen alim ve hakim ancak sensin” dediler. (33) (Allah) “ Ey Adem bunlara onları isimleri ile haber ver” buyurdu. Bu emir üzerine Adem onlara isimleri ile bunları haber verince (Allah) Ben size ;göklerin ve yerin gayblarını bilirim. Sizin açıkladığınızda gizlediğinizi de bilirim dememiş miydim?” buyurdu. (34) O zaman meleklere”” Adem için secde edin” dedik. Derhal secde ettiler. Ancak İblis dayattı.Kibrine yediremedi. Zaten o kafirlerden idi. (35) Dedik ki “ Ey Adem sen ve eşin cennette oturun. İkinizde ondan dilediğiniz yerde bol bol yiyin. Fakat şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa haddi aşanlardan olursunuz.”
Bu ayetlerden de anlaşılıyor ki Adem yaratıldığında bir insan olarak yaratıldı ve kendisine bir takım bilgiler verildi. Fitnecilerin iddia ettiği gibi akıl mikroskobik organizmaların evreleşmesi sonucu oluşmuş değil. Öyle olsa bu eşeklerin bir çoğu şimdiye kadar insan kadar akıllı olmaları gerekirdi. Ama görüyorsunuz insanların yanında kırkı yılda yaşadıkları halde nedense akılları evrimleşmiyor.
Babam derdi ki; “ Yaşlanmış eşekte yıllanmış tecrübe olur “ derdi. Yıllarca çevremdeki eşekleri inceledim. Ama onlarda akıl olmadı, akıl tekamül etmedi. Vaki de değil zaten.
Bu konu kısır şartlarda tartışılacak bir konu değil. Bu sebeple kısa keselim. Şimdi ayetleri tek tek ele aldığımızda çıkacak sonuç Darvin’ in teorisini desteklemez. Zaten Darvin kendisine kuran ’dan destekte aramış değil. Adı üzerinde bir teori ortaya atıyor. Ama kendisini Müslüman olarak tanımlayan fitne kaynaklarının bu ayeti örnek vermekte kasıtta anlaşılmış değil. Darvin teorisi ile ne alakası var. Ayrıca halife kelimesi sadece o anlamlarda gelmez. Biraz daha lügat karıştırsanız iyi olur.
Allah dilediğini dilediği gibi yaratır. Dilediğini dilediği yerde dilediği gibi yaşatır. Bilim adına hikmetlere karşı kör olmak denir buna.
Adem yeryüzüne paraşütle inmedi herhalde , bunu bilemiyorum . Ama kesin emin olduğum ve inandığım ş u ki; Yeryüzünde solucan gibide türemedi. Adem türeme değil yaratılmıştır. Yaratıldı ve cennete yerleştirildi. İnanmak zorunda değildir kimse. İmansızlar için miraç meselesi de sorun olmuştu. Bunun içinde Resulullah ’ın gök yüzüne ne ile ve nasıl çıktığını tartışmaya kalktılar. Hangi beyin ile tartışacaklarsa.
Darvin bir felsefecidir. Felsefe bilim alanında teori üretir. Öncü ve derin düşünceler aleminde ihtimaller üzerinde seyir eder. Bu derin düşünce aleminde metafizik alemin sakini olan cinlerde müdahale eder. Düşünceyi saptırmaya çalışırlar. Bu sebeple İslam alimleri yaratıktan hareketle üretilen felsefeyi tasvip etmemişlerdir. Yaratandan hareketle girilen felsefi derinliğe itiraz etmezler. Ama her halükarda felsefe mutlaka içinde gerçekleri ifade eden görüşler vardır. Mutlaka içeriğinde Seküler bilime ışık tutacak söylemler taşır. Ancak bunu siyasi anlamda ve o gaye için kullanmak, Müslüman insanların dini ile inançları ile alay etmek yanlıştır. Üstelik kaba, hakaret içeren sözlerle ve saldırgan bir üslup ile daha da yanlıştır.
Dip not; Benimde bir teorim var. Bazı insanlar maymundan türediklerine inanıyorlar. Sanırım Freud un görüşlerini alarak hayatı a cinsel organları ile bakan bazıları da eşekten türemiş olabilirler,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder