6 Ekim 2008 Pazartesi

AKTÜTÜN KARAKOLU YÜREĞİMİZ YAKTI …


Aktütün karakolu yüreğimiz yaktı …

Önce Aktütün karakoluna yapılan baskının kısa analizini yapalım . CIa ve Mossad işbirliği ile içerdeki hainlerinde katılımı ile gerçekleştirilen organiza bir eylemdir.

PKK veya başka bir terör örgütü. Fark etmez. Kim eline silah alarak, organize olarak planlı programlı bir şekilde Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı çıkıyorsa. Bunlara yardım ve yataklık yapanlarda var ise;
Mesenlin Hukuki, Siyasi ve ekonomik sebeplerinin iyi tahlil edilmeleri gerekir. Dış güçleri saymayın.. Çünkü onların işi bu . Onlarda n dostluk beklemek aynı oranda hatadır zaten.
Hukuk süreci…
İdam yasası getirilmelidir. En küçük ceza müebbet hapis olmalı ve hiçbir sebeple af dan yararlanmamalı … Kim elinde silah ile Devleti zorla değiştirmeye, ülkeyi bölmeye, bu amaca yönelik en küçük bir eylem tespitinde idam yasası ile yargılanmalıdır. Bunların içinden zorlanma, tehdit veya cehaletten kaynaklı olursa bunların da aynı ceza maddesi ile yargılanması ve müebbet hapis cezası ile cezalandırılmalıdırlar.
Eğer burada devletin bekası ve milletin huzuru söz konusu ise tabii.

İç Siyasi süreci; Ak parti modelinde olduğu gibi adaletli dağılım ve paylaşım ülkenin her köşesinde devletin varlığını ve şefkatini götürmek .

Dış Siyasi süreci ise terörist hangi ülkenin topraklarında barınıyorsa ve besleniyorsa bu ülke ile ilgili her türlü yaptırım yapılmalı ve eğer işe yaramıyorsa bu ülke deki terör kampları havadan ve karadan vurulmalıdır. Bunun için dünyanın ne dediği de önemli değildir. Zaten siyasi manevralarda burada kendinin gösterir.

Ekonomik tedbirler ise zaten olması gereken şekli ile yapılmalıdır. Bu konuda neler yapılabileceği yıllardır konuşulmaktadır.

Şimdi Askeri ve polisi ile, ortalama bir milyon nüfuslu silahlı bir güç. Arkasında yetmiş milyon halk . Canını seve seve veren gönüllü asker. Dünyanın en iyi yetişmiş polisi. Bu tabloyu okuduktan sonra otuz küsur yıldan beri PKK belasını bitiremedi. Acaba bitiremedi mi? Ortada suç var mı ? Varsa suçlu kim? İhmal mi var ? Otuz yıl ihmal olur mu ? Hata mı var ? Hiç bir devlet bir konuda otuz yıl hata yapmaz. İki yılda bir genel kurmay başkanı değişiyor. Manzara aynı. Bir zamanlar dediler ki asker savaş düzenine göre eğitiliyor terörle mücadele edemez. Edemiyor. İyi o zaman özel harekat timleri kuruldu. Aslan yavruları dağları dar getirdiler bölücülere. Ama ne oldu? Nasıl oldu ? Anlaşılmadı. Zamanın bazı askerleri rahatsız oldu bundan. Ve beklenen oldu. Özel harekat devre dışı bırakıldı.
Kısaca bu gün halen daha terör örgütü gündüz gözüne ülkeye girip bir karakolu basıyor ise. Burada beş altı saat çatışma sürüyor ve sonra da ellerini kollarını sallayarak gidiyorlarsa. Ellerimizi şakaklarımıza koyup düşünmemiz gerekecek. Düşman içerde beyler, dışarıda değil. Terörün bitmesini istemeyenler var içerde. Bu kaynaklar kurutulmadan bu kanın akmasını kimse engelleyemez ve zaman geçtikçe ülke iç savaşa gider. O zamanda bunun faturasını kimse ödeyemez. Hangi makamda olurlarsa olsunlar.
İnsanlar gergin. Askere de güvenlerini yitirmekteler. Oysa bizim silahlı kuvvetlerimizden başka bu coğrafyada güvenebileceğimiz başka bir gücümüz yok.Silahlı kuvvetler hata nerde yapılıyor ise kısa zamanda bunu bulup kendi bünyesindeki hastalığı tedavi etmesi gerekir. İdeolojik takılmak, siyasete karışmak. Parlamentoya müdahale etmek bizim askerimizin işi değil. Herkes kimi ne için seçeceğine kendisi karar verir. Halk isterse şeriat kuracak insanları da parlamentoya gönderir. Ordu milletin evladıdır. Birkaç kişinin istediği zaman istediği yerde kullanacağı malzemesi olmamalıdır. Bir baş örtüsünde devlet düşmanlığı arama yerine, asli görevlerindeki en küçük hataları masaya yatırıp hükümet ve emniyet mensupları ile koordineli çalışma planlanmalıdır. Bu ülkede Türk Kürt düşmanlığı yoktur. Olamayacaktır da. Ama düşman boş durmaz. Siz düşmanı içimizdeki Yahudilerde mason locasına kayıtlı kişilerde ve kuzey Irak ta oynana oyunlarda arayın. İsrail ve Amerika ajanlarının faaliyetlerini bulup çıkarın.
Aksi halde 1978 Aralık ayında olan Kahramanmaraş olayları gibi sayısız olaylar çıkmaya gebedir bu ülke. Artık bu durum geldiğinde silahlı kuvvetler bile baş edemez.
Allah göstermesin.

Hiç yorum yok: