Ben şahsen bu iki kavramın aynı anda yan yana kullanılmasından bıktım. İğrenmeye başladım.Bu kadar aptal ve enayi yerine konmak kanıma dokunmaya başladı. Aslında bu kahır ekseri yatında kanına dokunmaya başladı eminim.
Dün yine Yargıtay dan yapılan açıklamayı okurken yıllardan beri söylenip gelen papağan vari bir cümlenin , terimin veya siz adına ne derseniz deyin bu nakaratın. Birde ben yazayım . Ne diyor Yargıtay açıklamasında ; Ben Cumhuriyet’in başsavcısıyım, rejimi korumak adına görevimi yaptım. Cumhuriyet, şeriat devleti tehdidi altında.”
Daha önce gerekçe olarak ne demişti başsavcı; AKP laiklik karşıtı odak olmuştur. Şimdi evvela adını vuralım. Bu savcılığın görevi Cumhuriyeti korumak mı yoksa Laikliği korumak mı. Laiklik ve cumhuriyet ayrılmaz bir parça gibi göstermek ve bunu yıllarca ustaca veya baskı ile kitlelere kabul ettirmek nasıl bir mantık acaba. AKP laiklik karşıyı bir odak mı oluşturdu yoksa Cumhuriyet karşıtımı. Yoksa her ikisi de mi
Şeytan aklına nelerde getiriyor. Diyelim bu halkın çoğunluğu var sayalım yüzde yetmişi.Bir partiye destek verdi. Halk dedi ki “ Biz şeriat istiyoruz. Şeriat cumhuriyeti olsun. Acaba diyorum Laik cumhuriyeti halktan korumak için ne yapacaklar? Yüzde yetmişi ülke dışına mı sürecekler yoksa katlederek yok mu edecekler. Bana öyle geliyor ki bu zihniyet bu milletin yüzde yetmişini laiklik adına gözden çıkarırlar.
Tabii bunun terside mümkün. Laiklik sultası er geç bu milletin başından kalkacaktır. Buna kimse engel olamaz. Bu tarihi bir seyirdir. Bu şeref kime nasip olur bilmem. Ne zaman olur bunu da bilemem. Ancak bunun çok uzak olmadığından eminim. Bu yazımı isterseniz tarihi bir belge olarak bir kenara not edin.2020 yılına kalmaz. Allahtan tek dileğim bunu görmek .
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder