Mehmet ALPEREN
İMAN OLMAYINCA DİN KORKUSU BÖYLE OLUR
Ellerinde ,bin kusur seneden beri İslam dinine hizmet etmiş Olan Türk Milletinin bayrağı var. Bu bayrak başta dini olmak üzere vatanı ve Milli bütünlüğümüz korumak uğruna kan döken ceddimizin bize bıraktığı bir emanettir. Onlar şehit oldular bu uğurda. Ve bize tüm kutsi değerlerimizi rahatlıkla koruyacak ve yaşayacağımız hür bir vatan bıraktılar. O kan renginin içinde İslam dini referanstır. Çünkü” Şehit” olmak İslam dinin literatüründe vardır. Müslüman olmayan şehit olamaz.
Halen daha Anadolu çocuğu bu kışta kıyamette devleti ve vatanın birliği için “ Allah Allah “ diyerek Ermeni ve Yahudi taşeronu PKK ile mücadele ediyor.
“ Allah Allah “ diyorlar.
----
Ama Kızılay meydanında Allahın emri protesto ediliyor. Kızılay’da yürüyüş yapanları ve Muhabirin sorularını cevaplandıran kadınların hallerini görünce acıdım doğrusu. Zavallılar iman olmayınca dinden nasılda korkuyorlar. Neden korkuyorlar anlamış değilim. Sadece onlar mı. O kalabalığın çoğu beklide ne dinin ne olduğunu ne de Laikliği n ne olduğunu bilmiyorlardır. O başı çeken dernekler ve bu dermeklerin kuruluş amaçları ile yaptıkları eylemler hangi amaçla kurulduklarını ortaya koymuyormu? Başlarında kimlerin olduğu belli olmuyormu? Bu derneklere üte olanların evvela derneklerin başına getirdikleri kişilerin zihniyetlerini sotgulamaları gerekir. seslerin çok çıkması bu tür lobileri ve basını iti kullanmalarından kaynaklanıyor. Sanki kıtamet kopacakmış gibi bir tavır içindeler. YArın yasa çıktığında ve gerekli kanuni düzenlemeler tapılıp uygulamaya başlandığında o bilim adamı geçinen pravakatörlerin neler yapacağını göreceksiniz.
Haberleri birlikte izlediğimiz bir arkadaş yürüyüş yapanlara bakarak dedi ki;
“ Peki bir de baş örtüsü isteyenler ülke genelinde ayaklanırsa ne olacak “ diye sordu.
“ Allah göstermesin” dedim. “ İşte istenen ve beklenen bu. Din karşıtı bu saldırıların esas amacı Mütedeyyin kesimin sabrını taşırmak. Halkı ayaklandırmak. Dikkat ediyor musunuz son zamanlarda Alevileri gündeme getiriyorlar. Hem de gayri, Müslim bir azınlık olarak gündemde tutuluyor. Israrla Müslüman olmadıklarını vurguluyorlar. Israrla nüfuslarının an beş yirmi milyon olduğunu iddia ediyorlar.
Bir taraftan da hükümeti suçluyorlar. Baş örtüsünü gündeme getirdiği için Tayyib Erdoğan’ı suçluyorlar. Oy için yaptığını iddia ediyorlar Laiklik tehlikede diyerek din düşmanlığı yapıyor ve mütedeyyin kesimin sabrını zorluyorlar. Üniversitede kapanmak isteyen kızlarımızın başını açmaya zorlayanlar sanki kendileri değilmiş, onların haklarını ihlal edenler kendileri değilmiş gibi. Şimdi onların hakları anayasa güvencesine alınmasından rahatsızlık duyuyorlar.
Bu günlerde “ kuramda örtünme emri” yok diyerek nasılda yalan söylüyorlar. Apaçık ifade var kuranda buna rağmen yalan söylüyorlar. Diyanetin net olarak açıklık getirmesine rağmen.
Bundan ne anlamalıyız. Bundan anlaşılacak şudur. Türk Milleti inine sahip çıkacaktır. Bizi bin küsur senende beri medeniyetin üst zirvesine çıkaran Allahın dinine olan sadakatimizdir. Orta çağ dedikleri zırvalama Avrupa tarihi için geçerlidir. Bizim tarihimizde orta çağ kavramı yoktur. Eğer Türk milleti dinsizliği tercih edecekse o zaman şehitlikten bahsedemez. Osmanlı tarihine sahip çıkamaz.
Ama bu mümkün değil. Avrupa’nın ve içerdeki azınlıkların Türk Milletine olan düşmanlığı ırkında n dolayı değildir. Parçalanmak istememizin sebebi sadece İslam birliğini engellemek maksadı taşımaktır.Onlar bize Türk olduğumuz için değil Müslüman Türk olduğumuz için düşmanlık yapmaktadırlar.
Bu bir değişimdir. Değişimiz hazmedemeyen statükocular ( bunların içinde gayri Müslimlerde var) Rejim tehlikede devlet tıkılacak gibi safsatalarla dün düşmanlığı yapmaktadırlar.
Aksi halde Müslüman olan imanlı olan bir kişi ortaya çıkıp böyle bağırmaz. Çoğu imanından oluyor. Çünkü Ayeti inkar etmek imansızlıktır. Tatbikatını yapmamak günaha sokar ama ret etmek firavunluk tur ve Allahın emrine rağmen ret ve itaatsizlik dinsizliktir. Meydana inen bir on bin kişi ülkenin gerçeği değildi. Bu ülkenin gerçeği İslam dır ve er geç bu mesele düzelir
Ellerinde ,bin kusur seneden beri İslam dinine hizmet etmiş Olan Türk Milletinin bayrağı var. Bu bayrak başta dini olmak üzere vatanı ve Milli bütünlüğümüz korumak uğruna kan döken ceddimizin bize bıraktığı bir emanettir. Onlar şehit oldular bu uğurda. Ve bize tüm kutsi değerlerimizi rahatlıkla koruyacak ve yaşayacağımız hür bir vatan bıraktılar. O kan renginin içinde İslam dini referanstır. Çünkü” Şehit” olmak İslam dinin literatüründe vardır. Müslüman olmayan şehit olamaz.
Halen daha Anadolu çocuğu bu kışta kıyamette devleti ve vatanın birliği için “ Allah Allah “ diyerek Ermeni ve Yahudi taşeronu PKK ile mücadele ediyor.
“ Allah Allah “ diyorlar.
----
Ama Kızılay meydanında Allahın emri protesto ediliyor. Kızılay’da yürüyüş yapanları ve Muhabirin sorularını cevaplandıran kadınların hallerini görünce acıdım doğrusu. Zavallılar iman olmayınca dinden nasılda korkuyorlar. Neden korkuyorlar anlamış değilim. Sadece onlar mı. O kalabalığın çoğu beklide ne dinin ne olduğunu ne de Laikliği n ne olduğunu bilmiyorlardır. O başı çeken dernekler ve bu dermeklerin kuruluş amaçları ile yaptıkları eylemler hangi amaçla kurulduklarını ortaya koymuyormu? Başlarında kimlerin olduğu belli olmuyormu? Bu derneklere üte olanların evvela derneklerin başına getirdikleri kişilerin zihniyetlerini sotgulamaları gerekir. seslerin çok çıkması bu tür lobileri ve basını iti kullanmalarından kaynaklanıyor. Sanki kıtamet kopacakmış gibi bir tavır içindeler. YArın yasa çıktığında ve gerekli kanuni düzenlemeler tapılıp uygulamaya başlandığında o bilim adamı geçinen pravakatörlerin neler yapacağını göreceksiniz.
Haberleri birlikte izlediğimiz bir arkadaş yürüyüş yapanlara bakarak dedi ki;
“ Peki bir de baş örtüsü isteyenler ülke genelinde ayaklanırsa ne olacak “ diye sordu.
“ Allah göstermesin” dedim. “ İşte istenen ve beklenen bu. Din karşıtı bu saldırıların esas amacı Mütedeyyin kesimin sabrını taşırmak. Halkı ayaklandırmak. Dikkat ediyor musunuz son zamanlarda Alevileri gündeme getiriyorlar. Hem de gayri, Müslim bir azınlık olarak gündemde tutuluyor. Israrla Müslüman olmadıklarını vurguluyorlar. Israrla nüfuslarının an beş yirmi milyon olduğunu iddia ediyorlar.
Bir taraftan da hükümeti suçluyorlar. Baş örtüsünü gündeme getirdiği için Tayyib Erdoğan’ı suçluyorlar. Oy için yaptığını iddia ediyorlar Laiklik tehlikede diyerek din düşmanlığı yapıyor ve mütedeyyin kesimin sabrını zorluyorlar. Üniversitede kapanmak isteyen kızlarımızın başını açmaya zorlayanlar sanki kendileri değilmiş, onların haklarını ihlal edenler kendileri değilmiş gibi. Şimdi onların hakları anayasa güvencesine alınmasından rahatsızlık duyuyorlar.
Bu günlerde “ kuramda örtünme emri” yok diyerek nasılda yalan söylüyorlar. Apaçık ifade var kuranda buna rağmen yalan söylüyorlar. Diyanetin net olarak açıklık getirmesine rağmen.
Bundan ne anlamalıyız. Bundan anlaşılacak şudur. Türk Milleti inine sahip çıkacaktır. Bizi bin küsur senende beri medeniyetin üst zirvesine çıkaran Allahın dinine olan sadakatimizdir. Orta çağ dedikleri zırvalama Avrupa tarihi için geçerlidir. Bizim tarihimizde orta çağ kavramı yoktur. Eğer Türk milleti dinsizliği tercih edecekse o zaman şehitlikten bahsedemez. Osmanlı tarihine sahip çıkamaz.
Ama bu mümkün değil. Avrupa’nın ve içerdeki azınlıkların Türk Milletine olan düşmanlığı ırkında n dolayı değildir. Parçalanmak istememizin sebebi sadece İslam birliğini engellemek maksadı taşımaktır.Onlar bize Türk olduğumuz için değil Müslüman Türk olduğumuz için düşmanlık yapmaktadırlar.
Bu bir değişimdir. Değişimiz hazmedemeyen statükocular ( bunların içinde gayri Müslimlerde var) Rejim tehlikede devlet tıkılacak gibi safsatalarla dün düşmanlığı yapmaktadırlar.
Aksi halde Müslüman olan imanlı olan bir kişi ortaya çıkıp böyle bağırmaz. Çoğu imanından oluyor. Çünkü Ayeti inkar etmek imansızlıktır. Tatbikatını yapmamak günaha sokar ama ret etmek firavunluk tur ve Allahın emrine rağmen ret ve itaatsizlik dinsizliktir. Meydana inen bir on bin kişi ülkenin gerçeği değildi. Bu ülkenin gerçeği İslam dır ve er geç bu mesele düzelir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder